9; Dünya Bizim, Geleceği Bizim Elimizde

2009 yapımı animasyon türünde olan 9 filminin yapımcılığını Tim Burton üstlenmiş. Film kıyamet sonrası dokuz bez bebeğin hayatta kalma mücadelesini anlatmakta. Animasyon filmi denilince hemen akla çocuklar gelse de bu film yetişkinler düşünülerek çekilmiş. Distopik ögeler barınmaktadır.

Filmde dokuz adet bez bebek, 9’un yanlışlıkla makineyi canlandırması sonucu yaşam savaşına girmektedir. İki ve Altı bu makinenin nasıl çalıştığı, üzerindeki sembollerin anlamlarının ne olduğu üzerine çalışmakta ancak grubun lideri olan 1 buna karşı çıkmaktadır.

“Yeteneğimizi zekamıza harcadık,teknolojiyi körü körüne takip etmemiz kendi kıyametimizi çabuklaştırdı.Bizim dünyamız sona eriyor ama hayat devam etmeli…” Filmin açılış repliği bu cümle. 21.yy tam anlamıyla teknoloji devrimi oldu. Teknolojinin insan yaşamını kolaylaştırdığı, hayatını kurtardığı yadsınamaz bir gerçek. Peki ya hayatı kolaylaştırırken alıp götürdükleri? Bir çok insan yeni anı biriktirmek yerine yeni anı kaydetmeye başladı. Bir birileriyle konuşarak hayatlarıda neler olup bittiğini öğrenmek yerine izlemeye başladı. Bir çok insanın çocukken oynadığı kim kiminle oyunu telefon uygulamaları sayesinde gerçeğe dönüştü. Teknolojinin insanı daha özgür hale getirdiği düşüncesi hakim evet bilgiye ulaşmak anlamında doğru daha özgür insan. Peki ama görünmez parmaklıklar ne olacak? Bilinçli olarak ya da olmayarak sosyal mecrada “takipçi” olarak adlandırılan kesime günün her saati kimle ne yapıldığının hesabını vermeye başladık.

Yapılan araştırmalara göre sosyal medyada mutluluk pozu veren insanların aslında daha mutsuz olduğu ve yine sosyal medyada harcanan zamanın artmasının insanları depresyona sürüklediği ortaya çıkmıştır. Kendi standartlarının üstünde yaşama ya da yaşıyormuş gibi gösterme çabası insanları daha da yalnızlaştırmaya ve gerçek dünyadan koparmaya başlamıştır.

Teknolojinin sadece Sosyal medya gibi sanal olarak gelişmediği, bir çok alanda işleri kolaylaştırdığı ticaretin daha da hızlandığı, para kazanmanın bu sayede kolaylaştığı görülmektedir. Ancak gelişen teknolojiyi yalnızca daha fazla kazanç elde etmek için kullananlar dünyanın yavaş yavaş yok olmasına neden olmaktadır. Doğanın yok edilerek yeni binalar inşaa edilmesi doğanın dengesini bozmakta, doğada yaşayan tüm canlıların varlıklarını tehlikeye atmaktadır. Küresel ısınma, bazı canlı türlerinin yok olması ya da yok olma tehlikesi içinde olması aslında insanların hırsları yüzünden kıyametin yavaş yavaş geldiğinin habercisidir.

“…Bu dünyada bazı şeylerin yerlerinde kalmaları daha iyidir. Ama nereye bakacağını biliyorsan. Bu dünya hazinelerle doludur.” Filmin başında geçen repliklerden bir tanesi. Repliğin geçtiği sekansta 9 eline bir tane kurşun almaktadır. Sonu düşünülmeden ateşlenmiş bir kurşun bir çok insanın hayatına sebebiyet verebilir. Sırf bir kurşun yüzünden savaşlar ve bir çok çocuk ailesinden, bir çok işi evinden ayrılmak zorunda kalabilir.  O kurşunun açacağı sonuçları hemen hemen herkes önceden bilir peki ya yerinde bırakmadıklarımız şeylerin sonuçlarını önceden kestiremezsek? Gereksiz yere kullanılan enerjiler yüzünden geleceğe bırakmadığımız su, temiz hava, sağlıklı gıda gibi. Savaşlar yüzünden ailesiz, evsiz kalan insanlar gibi…

Filmin son repliği özet niteliğinde; ” …Dünya bizim geleceği bizim elimizde”

♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣♣

Filmdeki karakterlerin bir isimleri bulunmamakta onlara sadece numaralar verilmiştir.Bu numaralar ise numeroloji, sayıların ezoterik anlamı ve sembolizmi baz alınarak verilmiş karakterlere o numaralara göre kişilik verilmiş.

Numeroloji kısaca ” Okültizm’in bir dalı olup, evrenin sayısal bir kurgu içerdiğini, evrendeki hiçbir şeyin rastlantıya dayanmadığını, her şeyin sayısal bir düzen içinde meydana geldiğini var sayar ve sayılarla ilgili çeşitli analitik ve sentetik çalışmalarla, evrendeki ve olaylardaki gizli yasa ve ilkeleri keşfetmeyi amaçlar.” (http://www.sozvesiir.com/genel/numeroloji-sayilarin-sembolizmi-ve-rakamlarin-anlamlari/)  Ünlü felsefeci ve matematikçi Pisagor’un düşüncesine göre sayılar aşağıdaki anlamları

1- Özün sayısı,
2- Karşıtlık, değişiklik
3- Aracılık, bütünlük, başlangıç, orta ve son, tanrısal güç,
4- Doğruluk, adalet, dünya,
5- Evlilik,
6- Şans,
7- Evrenin tümü [Tanrısal güç (3) ile dünya (4)’ün toplamı] ya da tanrının dünya ile birleşimi,
8- Sağlamlık,
9- 3×3 ya da tüm sayıların özü,
10- Sonu olmayan yeni bir dizinin başlangıcı. ( http://www.sozvesiir.com/genel/numeroloji-sayilarin-sembolizmi-ve-rakamlarin-anlamlari/ )

Filmde tek kadın karakter yedi numaradır. Yedinin ezoterik anlamı; ruh ve maddenin buluştuğu ortak nokta, mükemmellik. Eski Mısır Uygarlığı’nda Piramitlere verilen önem yedi rakamına en mükemmel biçim ünvanını kazandırmış. Yediyi temsil eden Piramitlerde kutsal şekiller olarak kabul görmüş. Geçmiş inançların bir çoğunda kadın yaratıcıdır ve pek çok tanrıça vardır. Yaratıcı mükemmel olandır ruh ve maddenin birleştiği nokta…

Dokuz sayısı sembolizmde; bitişi göstermektedir. Filmde de 9 numara, bez bebeklerin sonuncusu ve yaratıcının ruhunu vermesiyle hayatının son bulduğu bebek. Aynı zamanda her sonun yeni bir başlangıç olduğu düşüncesinden yola çıkarak 9 numara kurtarıcı ve yeni bir hayatı başlatan bir karakter olarak izleyicinin karşısına çıkar.

Ezoterik olarak Dokuz; üç ayrı üçgenle ya da bir altı köşeli yıldız ve yanında üçgenle ilişkilendirilir. Yani fikirler ister olumlu ister olumsuz olsun, mükemmel olan yaratıcı düşünceden kaynaklanır.

Dokuz sayısının anlamına bakıldığında; doğum sayısı olarak temsil edilir aynı zamanda anlayışla birlikte tesiri birleştirir. Yüksek gelişim kapasitesinde güçlü bir kişiliği gösterir. Dokuz sanatçı ya da yaratıcı kanallar aracılığıyla başarı anlamındadır.

Dokuz sayısı bir çok inanışta önemli bir yere sahiptir;

Pisagor’un sayı sistemindeki kutsal sayılar ve merkeze açılan dokuz nokta,

-Cabirilerin kutsal merkezi, ateşe giden dokuz gökcismi,

-Ayasofya’da Tanrı’nın mekanına mükemmel 10’a -ana salon- dokuz kapıdan giriliyor,

-Masonlukta dokuz sayısı özel anlam taşır. En eski ve saygın locanın adı ‘ Dokuz Seçkin Şövalye Locası’dır. Bu gizli locaların üyeleri Masonların tüm sırrını bilen kişilerdir. Locada dokuz adet gül ve dokuz adet ışık kaynağı bulunurdu ve kapıya dokuz kez vurulurdu. ( Baran Aydın, Hankah 2016)

Son olarak film animasyon olmakla beraber çocuk filmi olarak tasarlanmamış yetişkinlere yönelik bir film olmuştur. 2005 yılında Oscar’a aday gösterilen aynı isimdeki kısa filmden uyarlanmıştır.

 

 

 

 

 

9; Dünya Bizim, Geleceği Bizim Elimizde” üzerine 2 yorum

  1. metalkedi dedi ki:

    Türümüzün açgözlülüğü ve saldırganlığı sonucunda yaşadığımız dünyanın büyük ölçüde tahrip edildiği ve muhtemelen insan ırkının tamamen sona erdiği bir gelecekte geçen film bize anti-ütopik bilim-kurgu türünün tüm yapımları gibi “kendinize gelin” şeklinde bir uyarı niteliği taşıyor. bunun dışında gayet sürükleyici, duygusal, seyirlik bir yapım. Filme dair değerlendirmelerin ve paylaştığım bilgiler için teşekkürler.

    Beğen

Yorum bırakın